Tahvil, bir şirketin ya da hükümetin borç senetleridir. Yani bir şirket veya hükümet, ihtiyaç duydukları fonları toplamak için, piyasaya çıkardıkları tahvilleri yatırımcılara satırlar. Tahvil sahipleri, tahvili satın aldıkları şirket ya da hükümetten, belirli bir faiz oranı üzerinden belirli bir süre sonra ana para ve faizi geri alırlar. Tahviller, hisse senetlerine göre daha düşük riskli yatırım araçları olarak kabul edilirler ve genellikle düşük getiri sağlarlar.
Örneğin, bir şirket, yatırım yapmak için 10 milyon dolarlık fon gerektiğini düşünelim. Şirket, bu fonları sağlamak için piyasaya 10 milyon dolarlık tahvil ihraç eder. Tahviller, belirli bir süre sonra faiz ödemeleriyle birlikte geri ödenecektir. Tahvilleri satın alan yatırımcılar, şirketin faiz ödemelerinden ve tahvilin vadesinde geri ödemesinden kazanç elde ederler.
Başka bir örnek olarak, bir hükümet, belirli bir projeyi finanse etmek için 100 milyon dolarlık fon gerektiğini düşünelim. Hükümet, bu fonları sağlamak için piyasaya 100 milyon dolarlık tahvil ihraç eder. Tahviller, belirli bir süre sonra faiz ödemeleriyle birlikte geri ödenecektir. Tahvilleri satın alan yatırımcılar, hükümetin faiz ödemelerinden ve tahvilin vadesinde geri ödemesinden kazanç elde ederler.
Tahviller, yatırımcılara düşük riskli bir yatırım seçeneği sunar ve aynı zamanda şirket ve hükümetler için finansman kaynağı sağlar. Ancak, tahviller de belirli riskleri taşır. Örneğin, tahvil ihraç eden şirket ya da hükümetin iflası durumunda, tahvil sahipleri, ödenmeyen borçlarını kaybedebilirler. Bu nedenle, yatırımcıların tahvil ihraç eden şirket veya hükümetin kredi notunu ve finansal durumunu iyi analiz etmeleri önemlidir.